26 Haziran 2015 Cuma

Şehit Meslektaşlarımızın ailesinin yanındayız.

EAHP Ayhan BAYIRLI 27 Haziran 2015






Bahse konu dava Eskişehir Hava Kuvvetleri Askeri Mahkemesinde devam ediyor.






Asb.Murat Düger

AFYONKARAHİSAR’da 5 Eylül 2012 tarihinde el bombalarının depolandığı cephanelikte meydana gelen patlamaya ilişkin davaya bakan Eskişehir Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin talebi üzerine içinde polis, asker, jandarma ve akademisyenlerin de olduğu 13 bilirkişi tarafından rapor hazırlandı.

 40 sayfalık raporda, patlamanın nedenleri ve sorumlularına ilişkin detaylar dikkat çekici. 
Raporta dikkat çeken ayrıntı ise,
''Afyonkarahisar’da görevli Astsubay Kıdemli Başçavuş Bedri Naim hem GÖM hem DÖM işlemlerini yerine getirmediği için hem de 45 günlük süreye uymadığı gerekçesiyle teknik yönden kusurlu sayıldı. Patlamada şehit olan Astsubay Kıdemli Başçavuş Çavuş Murat Düger ise mühimmatlar getirildiği andan itibaren depolara uygun konulması, muayene, tasnif ve istifleme konusunda bir planlama düzenlenmesi konusunda girişimde bulunmadığı gerekçesiyle teknik yönden kusurlu kabul edildi. '' denmesiydi

Hazırlanan bu rapor ile, ailelerin bazı konularla çok ciddi yaptırımlarda karşı karşıya kalmaları olasılığı da çok yüksek görülmektedir.
İşte yukarıda bahse konu nedenlerden dolayı,ailelere destek olma adına, 08 Temmuz 2015 tarihinde TEMAD çatısı altında askeri mahkemede olacağız.
Bu duruma değinen İlerici Emekli Assubaylar Hareketi kurucu ve yöneticisi emekli astsubay ve yazar sayın Selçuk İçer de konuya dair 24 Haziran 2015 tarihinde bir yazı yazarak, sosyal medyadaki köşesinde  duyurmuştu.
Bahse konu yazının içeriği de şöyle:

TEMAD ÇATISI ALTINDA MAHKEMEDE OLACAĞIZ..!

 
Eskişehir Hava Kuvvetleri Askeri Mahkemesinde 
devam eden Afyonkarahisar'daki cephanelik pat
laması davasının 8 TEMMUZ 2015 saat:09.00 ya
pılacak duruşmasında "ŞEHİT İKİ ASSUBAYIMIZ
VE AİLELERİN'E"destek olmak için bir  E.Assubay 
olarak mahkemede hazır olacağımı ,Eskişehir Ask
eri Mahkemesinde yapılan  İlk duruşmaya TEMAD
Gnl.Bşk.nı Sn KESER, Sn,BAŞKAYA Hukuk Komis
yon Bşk.Avukat Sn AKKUŞ  katılarak  destek ver
diklerini görev sırasının bizlerde olduğunu meslek
taşlarıma katılırsanız sevinirim şekliyle  "" ŞEHİT
ASSUBAYLARIMIZ İÇİN MAHKEMEDE OLACAĞIZ "
başlıklı yazıyla kamuoyuna siz değerli meslektaşla
rımıza açıkladık katılım için bireysel talepleri aldık
konuyu  gündemde tutma gayretlerimizi sürdür
dük..
* * *
TEMAD Genel Merkez Yönetimi bu önemli konuda 
bizlerin sesini duymuş  08 TEMMUZ 2015 te  Eski
şehir Askeri Mahkemesinde  yapılacak olan duruş
maya bir heyetle tekrar  katılacaklarının bilgisini
iletmişlerdir.Bizlerin sesine kulak veren hassasiyet
gösteren TEMAD Gnl.Bşk ve Yönetimine teşekkür
ederim.Bu önemli gelişmeden sonra Bir grup E.As
subay ve ya bireysel olarak değil ,Temad üyesi ve
üyeleri olarak İstanbul' dan kendi imkanlarımızla
Eskişehir de davanın görüleceği Askeri Mahkeme
duruşma salonunda  şehitlerimiz ve ailelerinin ya
nında olmak ve destek vermek için hazır olacağız..
Selçuk İÇER
05434753600
İLERİCİ EMEKLİ ASSUBAYLAR HAREKETİ


12 Haziran 2015 tarihinde Hürriyet gazetesi de konuya  açıklık getirmiş ve durumu haber olarak kamuoyu ile paylaşmıştı:

ALINTI HABER:HÜRRİYET

Afyon'da 25 askerin şehit olduğu mühimmat patlamasına şok rapor: Facia depolamışlar

Türkiye’yi sarsan Afyonkarahisar’daki mühimmat patlamasıyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporu, bir dizi ölümcül ihmali gözler önüne serdi.

286 bin el bombası kurallara uyulmadan gönderildi. El bombalarının alüminyum pimleri eğrilmiş ve kırılmış, maşası koli bantlarıyla bağlanmış, özel kutularından çıkarılmıştı. Patlamayan depodaki 23 bin el bombası ‘kritik arızalı’ çıktı. Patlamanın da kritik arızalı bir el bombası sandığının düşmesinden kaynaklanmış olabileceği vurgulandı.
AFYONKARAHİSAR’da 5 Eylül 2012 tarihinde el bombalarının depolandığı cephanelikte meydana gelen patlamaya ilişkin davaya bakan Eskişehir Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin talebi üzerine içinde polis, asker, jandarma ve akademisyenlerin de olduğu 13 bilirkişi tarafından rapor hazırlandı. 40 sayfalık raporda, patlamanın nedenleri ve sorumlularına ilişkin detaylar dikkat çekici. Mahkemeye iletilen raporda, el bombalarının gönderilmesinden depodaki patlamaya kadar bütün detaylar yer aldı. Rapora göre, lağvedilen Susurluk 44’üncü Mühimmat Bölük Komutanlığı’na bağlı beş depoda bulunan 286 bin 33 el bombası Afyonkarahisar’daki 41’inci Mühimmat Bölük Komutanlığı’na sevk edildi. El bombalarından 118 bin 471’i patlamanın meydana geldiği 32 numaralı depoya, kalanı da 29 numaralı depoya konuldu.

Susurluk’tan Afyonkarahisar’a giden mühimmatın kafile bütünlüğüne dikkat edilmeden ve depolama kurallarına riayet edilmeden gelişigüzel depolara konulduğu belirtildi. Patlamadan sonra 29 numaralı depoda çekilen fotoğraflara değinilerek raporda şöyle denildi:
 
22 BİN 954’Ü BOZUK ÇIKTI
“Söz konusu resimlerde, bazı el bombalarının orijinal olmayan ambalajlarda bulunduğu ve bazı tapaların özel yapılmış hermetik muhafaza kutularında olmadığı görülmüştür. Ayrıca muayene edilmeden depolara konan mühimmatın 45 gün içerisinde, 2 Ağustos 2012’ye kadar, muayenesi yapılarak neticenin üst komutanlığa bildirilmesi gerekirken, 4 Eylül 2012’ye kadar iki cephanelikte de herhangi bir muayene, tasnif ve istifleme işlemi yapılmadığı, dosyalarda mevcut bilgilerden anlaşılmıştır.” Yine 29 numaralı depodaki mühimmat içerisinde 22 bin 954 adet kritik arızalı el bombasının tespit edilerek, imha edildiği anlatıldı. Kritik arızanın, “Mühimmatın depolanması ve kullanılması esnasında emniyetsiz bir durum veya sonucu yaralama ya da can kaybına yol açabilecek tehlike meydana getirecek arıza” anlamına geldiği kaydedildi. Kritik arızalı el bombalarının patlamanın meydana geldiği 32 numaralı depoda da bulunabileceği, aynı yerde yangın ve taarruz tipi el bombalarının olduğu belirtilerek, “Kritik arızalı mühimmatın yangın el bombaları ve taarruz el bombaları bulunan bir sandığın üzerine düşmesi sonucunda patlama ve mühimmat istifine sirayet etme ihtimalinin yüksek olduğu” vurgulandı.         
KOLİ BANTLI EMNİYET
Patlamayan depodaki inceleme sonucu şu ihmaller sıralandı: “Mühimmatın bir kısmının yoğun erozyona uğradığı, el bombası pimlerinin kendiliğinden çıkmaması için geriye doğru eğrildiği, pimlerin alüminyum alaşımlı olması nedeniyle eğilen kısımlarının kırılma ihtimalinin bulunduğu, bunu önleme adına bir kısım el bombası maşalarının koli bantları ile bağlandığı, bazı sandıklarda tapaların özel yapılmış hermetik muhafaza kutularında olmadığı, bu nedenle nakliye emniyet tedbirleri alınmadan getirilmiş olduğu tespit edilmiştir. Bu durumun ise tapa detonatör kısımlarının çarpma ve sıkışmaya bağlı olarak patlamaya sebebiyet vereceği değerlendirilmiştir.” Raporda kritik arızalı el bombası sandığının yere düşmesiyle patlamanın olabileceği belirtilerek, “Kritik arızalı el bombalarının pimleri alüminyum alaşımlı olup eğilme gerilmesinin düşük olması neticesi, üzerine gelen ani yük nedeniyle ani kırılma meydana gelebileceği, pimin yerinden çıkmasıyla tetikleme etkisi yaratarak patlamayı başlatacağı bilinmektedir” denildi.
ÖLEN İKİ ASTSUBAY BAŞÇAVUŞ KUSURLU BULUNDU
Bilirkişi raporunda ‘Gönderilmeden Önce Muayenesi (GÖM)’ işleminin Kıdemli Başçavuş Bedri Naim ve Susurluk Muayanesi Subayı Aydın Sevinç tarafından yapılması gerektiği ancak muayene formlarına ve raporlarına rastlanılmadığı ifade edildi. El bombalarının Afyonkarahisar’da ‘Depolamadan Önce Muayene (DÖM)’ işlemine de tabi tutulmadığı, kafile bütünlüğüne dikkat edilmeden ve depolama kurallarına uygun olmadan 29 ve 32 numaralı iglo tipi mühimmat depolarına konulduğu belirtildi. Hakkında dava açılmamış Susurluk 44. Mühimmat Bölük Komutanı Binbaşı Barış Bağlan ve Afyonkarahisar 41. Mühimmat Bölük Komutanlığı’nda görevli Binbaşı Murat Aydın’ın idari yönden kusurlu olduğu saptandı. Astsubay Kıdemli Başçavuş Aydın Sevinç’in teknik yönden kusurlu olduğu anlatıldı. Patlamada şehit olan Afyonkarahisar’da görevli Astsubay Kıdemli Başçavuş Bedri Naim hem GÖM hem DÖM işlemlerini yerine getirmediği için hem de 45 günlük süreye uymadığı gerekçesiyle teknik yönden kusurlu sayıldı. Patlamada şehit olan Astsubay Kıdemli Başçavuş Çavuş Murat Düger ise mühimmatlar getirildiği andan itibaren depolara uygun konulması, muayene, tasnif ve istifleme konusunda bir planlama düzenlenmesi konusunda girişimde bulunmadığı gerekçesiyle teknik yönden kusurlu kabul edildi. Bölük Komutanı Bakım Binbaşı Ali Duran’ın yeni katılan erbaş ve erleri branş eğitimleri tamamlanmadan depoda görevlendirdiği için idari yönden kusurlu olduğu ifade edildi.
























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder