18 Nisan 2016 Pazartesi

Astsubayların tazminat sıkıntısı

Astsubayların tazminat sıkıntısı

Astsubayların özlük haklarında düzünleme beklentisi sürüyor özellikle de makam ve görev tazminatları konusunda. Aslında hükümet de bunun farkında ve bu yönde çalışmalar yapıldığını söylüyor ancak sonuca varılmış değil. O nedenle de henüz sokağa yansımayan ama sosyal medyada içten içe kaynayan bir durum söz konusu. Bu konuda en çok vurgulanan nokta dagüneydoğu’daki çatışmalarda TSK’da uzman erbaşlarla birlikte en fazla şehit veren astsubaylara gereken değerin verilmediği yönünde. Nitekim bu rahatsızlığı geçenlerde TEMAD Genel BaşkanıAhmet Keser, ana muhalefet partisinin liderine de anlatarak destek istedi. İşte bu nedenle bizde hafta sonu güneydoğuda STK Temsilcileri ve yöre halkıyla bir araya gelerek, bölgedeki son gelişmelerle ilgili inceleme yapan TEMAD Genel Başkanı Ahmet Keser’i aradık ve astsubayların istekleriyle ilgili son durum nedir diye sorduk.O da “ yukarının önceliği siyaset tabanınki can”diye söze başlayarak, şunları söyledi:

Antalya’da kampta, İstanbul’da orduevinde ya da askerlik şubesindeki subay komutanlık tazminatı alıyor ama şu an Nusaybin’de,Sur’da Yüksekova’da fiilen komutanlık yapan ve kurşunlara hdef olan astsubay komutanlık tazminatını almıyor. Komutanlık tazminatı yaklaşık 400 lira civarında bir şey ama buradaki olay tazminatın miktarından çok psikolojsiyle ilgili. İnciten taraf bu insanlar değerli olduklarını hissetmek ve bunu somut olarak görmek istiyorlar.Bunlar hayata geçirilirse TSK içerisindeki fitnenin ve dedikodunun da büyük oranda önüne geçilmiş olur.”
Özetle Keser’in dediğine göre;durum oldukça ciddi ve ivedilikle çözüm şart...

Göçmen çocukların kaçı kayboldu?

Almanya’nın açıkladığı bilgi, Avrupa’da en az 12 bin reşit olmayan mültecinin kayıt yaptırmalarının ardından kaybolduğunu ortaya koydu. Kayıp çocukların fuhuş ve organ kaçakçılığı şebekelerinin eline düşmesinden endişe ediliyor. Bu 1.3 milyon mültecinin bulunduğu Avrupa için oldukça endişe verici bir durum. Nitekim siyasiler arasında da  buna dönük tartışma sürüyor. Peki ya  3 milyon Suriyeli’nin bulunduğu bizdeki toplam mülteci çocuk sayısı ve kayıplar hakkında sağlıklı bir bilgi var mı? Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. M.Murat Erdoğan’a göre yok. Çünkü biz daha ülkemizdeki mültecilerin kayıtlamasını bile yapamadık. Bunun en büyük kanıtı da her gün tamamlandı denilip bir sonraki gün farklı açıklanan rakamlar.Yani biz elimizdeki sayıyı tam olarak bilmiyoruz ki kayıpları konuşalım. Mülteci çocukları konusunda tablonun oldukça karanlık olduğununu belirten Erdoğan şöyle diyor:
“Avrupa’ya gidenler bir biçimde  kayıt altındalar yani izoleler buna rağmen 12 bin çocuk orada kayboluyorsa Türkiye’de neler olduğunu söylemek tahminen mümkün ama çok iyi bir şey söylenemez açıkcası. Bizde böyle bir veri yok dahası toplamakta zor. Örneğin burada kayıt altına girmemiş Suriyeli bir genç herhangibir suç işlese sonra da onu vurup gömseler hiç kimsenin haberi olmaz? Onu bir şekilde buradaydı nereye gitti diye takip edecek bir mekanizma yok şu an. Bu da organ mafyası ve organize suç örgütleri için olağanüstü güçlü bir kaynak.”
Yani dememiz şu ki; kayıp çocuklar konusunda söylenebilecek tek doğru şey Avrupa’da olacak bizde olmayacak mümkün değil, mutlaka vardır ama elimizde veri yok ya da süreci çok takip edecek durumda değiliz...

Gizli tanıklar sanık olabilir

Ergenekon davasının en önemli dayanağı 2008’de hukuk literatürümüze giren gizli tanıklar için dün insanları var olduğu iddia edilen örgütlerin üyesi diye göstererek asılsız suçlamalar yaptıkları söyleniyordu, bugün ise var olduğu öne sürülen bir örgütün ve kumpasın operasyonel ayaklarından birini oluşturdukları.Yani dünden bugüne gelişme aralarında PKK, Dev-Sol, DHKP-C,Hizbullah itirafçılarının da olduğu ve para, konut tahsisi ya da kimlik değişikliği gibi güvencelerle koruma altına alınan 30 civarındaki gizli tanığı sanık durumuna getirebilecek yönde. Dolayısıyla Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 21 Nisan Perşembe günü açıklayacağı karar bu açıdan da çok önemli. Çünkü bozma kararıyla birlikte Erzincan davasında olduğu gibi gizli tanıklar hakkında yargılama yolu açılabilir. Nasıl olacağını av. Hüseyin Ersöz şöyle anlatıyor:
“Yargıtay bozma kararı verirse dosya yerel mahkemeye gidecek.Orada beraat kararı çıkarsa ve mahkeme gizli tanıkların yalan beyanda bulunduklarına kanaat getirirse suç duyurusunda bulunacak. Yani bu kişilerin yalan tanıklık yaptıklarına dair bir mahkeme kararına ihtiyaç var. Ama bu adamların işlemiş oldukları başka suçlar varsa, örneğin örgüt faaliyeti gibi tabiki o zaman Ergenekon’dan bağımsız haklarında soruşturma başlatılabilir.Tabi bulunurlarsa. Çünkü emniyette ve savcılıkta hepsinin kaydı adresi var ancak herbirinin arkasına birer tane istihbarat elemanı takıp nereye gittiklerini ne yaptıklarını bilmeniz mümkün değil. Bu adamlar olur da yurt dışına çıktılarsa onlara ulaşmak çok zor. Örneğin hem sanık hem gizli tanık konumundaki Osman Yıldırım’ın şu anda yurt dışında olduğu söyleniyor.”

11 Nisan 2016 Pazartesi

TSK 'miz den Emekli Olmuş Cefakar ve Fedakar Astsubaylarına..: Asb ile kendini mukayese ederken bir kez daha düşü...

TSK 'miz den Emekli Olmuş Cefakar ve Fedakar Astsubaylarına..: Asb ile kendini mukayese ederken bir kez daha düşü...: EAHP Ayhan BAYIRLI 11 NİSAN 2016 BAZI MESLEK GRUPLARI; NEDEN,PARA PUL İŞLERİNDE BİZİ KENDİLERİYLE MUKAYESE EDİYORLAR DA,UCU ÖLÜM OLUNCA...

Asb ile kendini mukayese ederken bir kez daha düşün!

BAZI MESLEK GRUPLARI;
NEDEN,PARA PUL İŞLERİNDE BİZİ KENDİLERİYLE MUKAYESE EDİYORLAR DA,UCU ÖLÜM OLUNCA KENDİLERİNİ BİZİMLE MUKAYESE ETMİYORLAR ?
Bu sözün bir benzerini Mustafa KEMAL, meclis çatısı altında söylemiştir.
Bende, Yüce Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ten esinlenerek yazdım.
Değerli meslektaşlarım.
Zaman zaman bazı basın yayın organlarında okuduğumuz üzere şöyle yazmaktadır.
Asb.lara verilen zam veya asb.lar için yapılan iyileştirilmeler bizim içinde yapılmalıdır…
Sen kimsin ,diğer kurumlarda çalışan memur kesimi veya emeklisi ?

Bazen de büroksinin önemli adamları veya bir bakan ‘’daha ne vereceğiz verdik ya vereceğimizi...
lise mezunu asb’ı MYO seviyesine intibak yaptık ya…’’bağlamında sözler sarf etmektedirler.
İş ;para ,pul vermeye gelince nedense, asb camiası , yok hükmünde görülmeye devam ediyor.
En babasından iki tane sorunumuz kaldı. *TAZMİNAT BAŞLANGIÇ DERECESİ OLAN 9 NCU DERECENİN 1 NCİ KADEMESİNİ, GÜNÜMÜZ ŞARTLARINA GÖRE DÜZENLEYEREK *9 NCU DERECENİN 2 NCİ KADEMESİNE YÜKSELTMEK. Bu iyileştirmeleri , emekli olanlara da yansıtmak. Şimdi ,TEMAD; yani ,Türkiye Emekli Astsubaylar Derneğinin değerli yöneticileri ve onun değerli üyeleri ;eylem ve söylem ile çeşitli yazılı ve görsel basına sorunlarımızı istek ve beklentilerimizi dillendirdiler.
Cumhurbaşkanı dahil ;Başbakan,Genelkurmay Başkanı ile Bakanlar,Ana muhalefet partisinin genel başkanlarına bürokrasinin etkin ve yetkin isimlerine bunları,resmi yazılarıyla veya ziyaretleriyle duyurdular.
AMA YUKARIDA YAZDIĞIM GİBİ ,BAZI KESİMLER BİZİ KENDİLERİ İLE MUKAYESE EDEREK PEŞİ SIRA HAK TALEP ETMEKTEDİRLER.
NEDEN,PARA PUL İŞLERİNDE BİZİ KENDİLERİYLE MUKAYESE EDİYORLAR DA,UCU ÖLÜM OLUNCA KENDİLERİNİ BİZİMLE MUKAYESE ETMEZLER ?
Yıl 21 Ekim 1923 Pazar.
Cumhuriyetin Kuruluşuna dahası ilanına daha 8 gün vardır.
Mustafa Kemal ‘’Başkumandan’’ sıfatıyla mecliste üç defa söz alır.
‘’Çok kıymetli ve çok yüksek ordumuzun başkumandanı sıfatıyla Yüce Meclis’in huzurunda bulunduğumu arz etmekle pek mübâhiyim.
Memleketimiz ve milletimiz her ne vakit felaketlere maruz kaldıysa hiç şüphesiz ki bütün evlad-ı vatan,evlad-ı memleket en büyük fedakârlığı yapmaktan çekinmemiştir. Yalnız bütün bu evlad-ı memleketi vatanın müdafaası için ölüme sevk etmek mesuliyetini üzerine alan ve aynı zamanda onların ilerisinde göğsünü düşman kurşunlarına geren subaydır,kumandandır.
En büyük mükâfata layık olan subaylarımızdır, kumandanlarımızdır ve zannederim 
bunda bütün arkadaşlarımız müttefiktirler.
Para verirken mi mukayese yapacağız efendiler? Niçin efendiler ölüme giderken mukayese yapılmıyor? Bu teklifi kabul ederek kadirşinaslığınızı göstereceksiniz.’’ Mustafa Kemal’in teklif dediği
KANUN NO:360 Berri,bahri,havai ve jandarma erkân ve ümera ve zâbitan ile memurin ve mensubini askeriye maşat ve tahsisatı fevkalâdeleri hakkında Kanun.
Elbette bahse konu kanun içinde şuanki sınıfının bir benzerini aramamalısın. Cumhuriyetin ilanına daha 8 gün var ve Ordu bildiğimiz şuan ki ordu gibi değildir. Büyük önderin meclis çatısı altında söylediği :
‘’ Para verirken mi mukayese yapacağız efendiler?
Niçin efendiler ölüme giderken mukayese yapılmıyor?’’
sözünün bir benzerini de bizim için söyleyecek arkamızda veya yanımızda duracak birileri gerekiyor...
BİZ KİM MİYİZ ?
BİZ BUGÜN CUMHURİYETİN İLK YILLARINDA OLDUĞU GİBİ BUGÜNDE CANI PAHASINA GÖREV YAPAN ASB.LARIZ.
Ben buradan tekrar bir kere daha sorayım.
NEDEN,PARA PUL İŞLERİNDE BİZİ KENDİLERİYLE MUKAYESE EDİYORLAR DA,UCU ÖLÜM OLUNCA KENDİLERİNİ BİZİMLE MUKAYESE ETMİYORLAR ? 
NEDEN,BAZI TALEPLERİMİZ İÇİN AYAK DİRETİP’’ YETER BURAYA KADAR ‘’DENİYOR?
NEDEN? NEDEN? NEDEN?














9 Nisan 2016 Cumartesi

TEMAD İktidar ile konuşmuyormuş...

Emekli Astsubayların Haber PortalıTEMAD neden iktidar ile görüşmüyor diyenler daha çok baksın. 
Ayhan Bayırlı tarafından paylaşıldı
TEMAD Genel Merkez Yönecileri ,Başkan Ahmet Keser ile birlikte
TEMAD CHP GENEL BAŞKANI SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞTÜ
07 Nisan 2016, Perşembe
• Görüşmenin ardından birazdan nedenlerini sıralayacağım bazı meslektaşlarım başladılar ağlaşmaya…!
Ancak tipik asb.larda görülebilecek bir reaksiyonla ;vay ,’’siz CHP ile nasıl görüşürsünüz?’’
veya
‘’ Sabah ilk işim bağış talimatımı iptal etmek olacak. 4 yıldan bu yana sadakatle takip ettim ama şimdi yanıldıgımı bana gösterdiniz. Teşekkür ederim TEMAD. …
Bu hakları verecek yada verebilecek yerin kılıçdaroğlu olmadığına adım kadar
eminim. ’’
,Daha iddialısı da var.
‘’ TEMAD her siyasi partiye eşit mesafede durmalı! duruyormu? durmuyor mu? tabi tartışılır.. Bence durmuyor hatta bunuda belli ediyor.. Evet iktidar partisiyle görüşüldü mü diye sorduğumuzdada bir sürü vekil ismi yazmışlar.. Sanırım anlamakta güçlük ve zorluk çekiyorlar bir sürü hükümet milletvekiliyle görüşmek zor ve güç değil.. Onları inan bizlerde yapıyoruz ..’’
Yapıyoruz dediği kişide ,TEMAD dan istifa ederek ayrılan, Basından ve Tanıtımdan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı AKPARTİNİN Ankara 1 nci Bölge Milletvekili aday adayı Yüksel BİNİCİ.
Bir başka grup, bunlarda Eskişehir den.
‘’Ben gidiyorum, bunlardan bir nane olmaz veya cacık olmaz.
Ben dedim bu asb.lardan bişey ‘’ olmaz
Veya, teknik direktör ün oyuncularına direktif verir gibi ,
‘’ ona git ,buna gitme, gidince şunu desin..’’vs.
Gerçekten yazdıklarınızda samimi misiniz?
Bence değilsiniz!
Neden Başbakan, sorun dinleyen makam konumunda olsun ki?
Hukümetin birçok organı var; dinler, araştırır ve bunu uygun bir lisanla veya yazıyla Başbakan iletir.
Ama ana muhalefet olunca durum değişir.
Çünkü o seni dinlemek zorundadır.
Bugün AKPARTİ muhalefet düşsün, genel başkanı kim olursa olsun STK ile direk görüşür.
İktidar kim olursa olsun bizim gibi STK ile organlarıyla görüşür.
Bunu anlamalısınız.
Kaldı ki TEMAD bir çok kere,
Hem iktidar, hem de ana muhalefet kanadıyla sorunları görüşmüş ve iletmiş, çözüm yollarını göstermiştir.
Bakın TEMAD ın web sayfasında , TEMAD tarafından gidilen veya TEMAD a gelen etkili ve yetkili hükümet ve muhalefet kanadının görüşme resimli haberlerini derledim.
Bunların içinde, BAHSE KONU; İKTİDAR KANADIYLA NEDEN GÖRÜŞMEDİĞİ İDDİA EDİLEN İSİM DE VAR.
Sizin tezinize göre, bu görüşmeler direk Başbakanla yapılsa sonuç alınır derseniz ;yanılmış olursunuz.
Çünkü Başbakan , 3 yerde ki mitinginde ‘’ asb.ların sorunlarını biliyoruz 3 ayda çözeceğiz ‘’demişti.
Sorunları bilen başbakan’a neden bunları çözmediğinin hesabını mı sorma adına görüşme talebinde bulunacaksınız?
Kaldı ki maden sizlerde o milletvekilleriyle görüşebiliyorsunuz neden başbakanla direk görüş emiyorsunuz?
Üstelik iki kez AKPARTİ den milletvekili aday adayı olduğunuz halde!
Gelelim basın açıklaması için Eskişehir den ayar verenlere.
Siz yapın işte.
Daha önce yapmıştınız,100 tl aldık,
1 nci derecenin 4 kademesi olduk ,
İntibaklar yapıldı (!)
Bi daha yapın ,başlangıç derecesi ile tazminatları kotarın.
Porsuk kenarına heykelinizi diker ,saygı duruşuyla yadederiz…!
BÜTÜN EKLENTİLERDEKİ ONCA RESİM VE YAZIDA Kİ GÖRÜŞMELERİ DE ZATEN CANI SIKILIPTA YAZANLAR İLE KONUŞANLAR YAPTI .
ZATEN TEMAD NE YAPTI Kİ ?